Nedendir bilmiyorum canım çok sıkıldı. Yalnız bu durum karşısında da sıkılmamak elden gelmiyor. Sezonun ilk maçı olmasına rağmen bardağı taşıran son damla oldu Büyükşehir Belediye mağlubiyeti. Takımda değişmeyen kalmadı, galibiyet orucu dışında. Bu kadarına da pes diyor insan, harcanan o kadar para, taraftara verilen onca ümit; bilmiyorum bu sene arena nasıl dolacak. Bu zihniyetle biraz zor olsa gerek.
Türk futbolunun son durumuna denecek zaten çok şey var, şu an berbat bir dehlizden geçildiği aşikar. Birileri Aziz Yıldırım’ın Nato’nun Türkiye ayağındaki etkinliğini kırabilmek adına şike yoluyla üstüne gitmeye çalıştı olan Türk futboluna oldu. Düştüğü yerden nasıl kalkar bilinmez. Hal böyle iken zar zor kümede kalma mücadelesi veren bir takım profili çizen Galatasaray yönetimi de ne yapacağını şaşırmış durumda. Hatta durum o kadar dramatik ki adamlar aman bu işin ucu bana dokunmasın diye kırk takla atarken takımın teknik kadrosunu ve oyuncuları sezona motive etmek gibi hayati birşeyi gözlerinden kaçırıvermişler. Bu mağlubiyet Galatasaray futbolcularının mağlubiyeti değil yönetimin mağlubiyetidir. Sorumluluk sahiplerinin bir an önce şapkayı önlerine koyup düşünmeleri ve resmi geniş çerçeveden görmeleri lazım. Yoksa yazık ederler bu câmiaya. Bunun yanında boşa giden paralar da cabası.
Çok fazla uzatmadan sadede geliyorum şikeyle uğraşmak Emniyetin ve Federasyonun işi, şikeyi dert etme şike yapanın işi, futbolu oynatmak takımların, oynamaksa futbolcuların işi. Herkes işini yapsın, başkasının işiyle uğraşıp kendi elindekilerini başkalarına kaptırmasın.
Osman Hulusi BOYRAZ
